Çelik, Erdoğan’ın AK Parti’li bazı milletvekilleriyle bir araya geldiği toplantı devam ederken genel merkez binası önünde açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 54 milletvekili ile bir araya geldiğini belirten Çelik, “Milletvekillerimizle istişare toplantıları bu toplantıyla sona eriyor. Artık yaz dönemi çalışmalarına başlıyoruz.” dedi.
Milletvekillerinin toplantıda illerine ilişkin çeşitli konuları gündeme getirdiklerini, vatandaşlar ve farklı sektör temsilcileriyle yaptıkları temaslarda aldıkları talep ve beklentileri paylaştıklarını, yaptıkları çalışmalarla ilgili raporları sunduklarını anlatan Çelik, “Bu raporlar hem partimiz tarafından hem hükümetimizdeki ilgili arkadaşlarımız tarafından değerlendirilerek, buradaki talepler dikkate alınarak yapılması gerekenlerle ilgili bir yol haritası çıkarılacak.” diye konuştu.
Çelik, yaz çalışmalarının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ekim ve kasımda istişare toplantılarına yeniden başlayacağını belirterek, bu toplantılarla da gelecek seneki çalışmalara ilişkin planlama yapılacağını söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, toplantının açılış konuşmasında, çeşitli sektörlerle ilgili değerlendirmelerini ve milletvekillerinin illerinde ne tür çalışmalar yapması gerektiğini dile getirdiğini ve kapsamlı bir değerlendirme yaptığını aktaran Çelik, “Sayın Cumhurbaşkanımız bu sene Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde 20 Temmuz törenlerine katılacaklar, onu milletvekillerimizle paylaştı. 20 Temmuz törenlerine AK Parti çok güçlü bir kadroyla katılacak, AK Parti MYK’sı orada olacak, MYK’dan ve milletvekillerinden arkadaşlarımızla çok güçlü bir katılım sağlayacağız. Bu sene Kıbrıs Türkü’nün yanında olduğumuzu, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin yanında olduğumuzu, Cumhurbaşkanımızın katılımıyla beraber AK Parti’de orada çok güçlü bir kadroyla katılarak gösterecek.” ifadelerini kullandı.
“15 TEMMUZ CUMHURBAŞKANIMIZIN KATILMASIYLA DEĞERLENDİRİLEN MİLLİ BİR GÜNÜMÜZ”
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Çelik, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’ne ilişkin soru üzerine, şunları kaydetti:
“15 Temmuz şehitlerimizle, şehitlerimizin aziz hatıralarıyla, milletimizin direnişiyle, milletimizin bir darbe girişimini, bir terör örgütünün milli iradeyi gasbetme girişimini berhava ettiği ve bertaraf ettiği milli bir gün. Dolayısıyla 15 Temmuz yine Cumhurbaşkanımızın katılımlarıyla o direnişin, milletimizin demokrasiyi korumasının, milli iradeye sardıran teröristlere karşı verdiği mücadelenin anılması bakımından yine anılacak. 15 Temmuz bu açıdan zaten her sene Cumhurbaşkanımızın katılmasıyla değerlendirilen milli bir günümüz.”
Çelik, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın katılacağı 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı törenlerine yönelik soruya da şu yanıtı verdi:
“Bu sene özel bir anlamı olacak, çünkü Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne karşı saldırganlıkların arttığı bir dönemde, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin hak ve menfaatlerinin gasbedilmesine dönük kara propagandaların, saldırganlıkların arttığı bir dönemde Türkiye Cumhuriyeti devleti, Cumhurbaşkanımızın liderliğinde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin yanında olduğunu, Kıbrıs Türk davasına sonuna kadar sahip çıktığını bu sene daha anlamlı bir şekilde gösterecek. AK Parti olarak biz de çok geniş ve yüksek bir katılımla Kıbrıs davasına parti olarak sahiplendiğimizi bir kere daha göstermiş olacağız. O gün hepimiz orada olacağız.”
“YAKIŞIKSIZ BİR İFADEDİR”
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in partisinin grup toplantısında Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yönelik sözlerini değerlendirmesi sorulan Çelik, şöyle konuştu:
“Türkiye Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanı’na ‘sömürge valisi’ gibi bir ifadenin kullanılması yakışıksız bir ifadedir. Hiçbir Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı’na karşı hiçbir siyasetçinin bu şekilde bir ifade kullanması doğru ve ahlaki kabul edilemez. Türkiye Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanı milletin oylarıyla seçilmiş Cumhurbaşkanımızdır. Aynı zamanda Türk devletini temsil etmektedir, aynı zamanda Türk ordularının Başkomutanıdır. Dolayısıyla Sayın Cumhurbaşkanımıza ‘sömürge valisi’ şeklinde bir ifade kullanılması en önce Cumhurbaşkanımıza güç vermiş, Cumhurbaşkanımızın bu makama seçilmesini sağlamış milli iradeye karşı saygısız bir ifadedir. Siyasetin gerilimli olduğu, tansiyonunun yükseldiği anlar vardır. Fakat kurumlarla, Türkiye Cumhuriyeti’nin makamlarıyla ilgili olarak nerede duracağımızı, eleştiri sınırı ile hakaret sınırı arasındaki çizginin geçilip geçilmediğini, siyasetçi belirleyemezse bu sefer öylesine bir atmosfer ortaya çıkar ki esasında siyasetçi kendi durduğu meşruiyet alanını zehirlemeye başlar. Hiç kimsenin Türkiye Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanı’na ‘sömürge valisi’ gibi ifade kullanması meşru da değildir ahlaki de değildir. Türkiye Cumhuriyeti devleti de sömürge değildir, Türkiye’nin cumhurbaşkanlarının hiçbirine karşı bu ifade kullanamaz, çünkü cumhurbaşkanlığı makamının devlet hayatımızda ve millet hayatımızda çok özel bir yeri vardır.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın doğrudan milletin oylarıyla seçildiğini vurgulayan Çelik, “Muhalefet yapılabilir yapılacaktır, sert muhalefet de yapılabilir yapılıyor da zaten. Ama Türkiye Cumhuriyeti makamlarına hakaret etmek, Türkiye’nin Cumhurbaşkanı’na hakaret etmek eleştiri ile hakaret arasındaki sınırı geçmek sadece demokratik siyasetin atmosferini zehirler. Hiç kimseye yakışmayan bir yaklaşımdır.” değerlendirmesinde bulundu.
ELMALI DAVASI
Çelik, Antalya’nın Elmalı ilçesinde iki kardeşin istismarına ilişkin davaya ilişkin soruyu şöyle yanıtladı:
“Hepimizi çok üzen olaylar bunlar, buradaki vicdanın, vicdani hassasiyetlerin yüksek olması da takdire şayandır. Elmalı davasındaki evlatlarımıza sahip çıkan, hassasiyetini dile getiren bütün vatandaşlarımıza şükranlarımızı arz ediyoruz. Biz AK Parti olarak o davayı yakından takip ediyoruz. Şöyle bir durum var, Başsavcılık nihayetinde bu tutuklamanın kaldırılmasına itiraz etmiş, biz dosyada ne olduğunu bilemeyiz, biz siyasetçiyiz. Biz hassasiyetimizi ortaya koyarız, oradaki sürecin yürütülmesi, kanunlar çerçevesinde yargı kurumunun işidir. Orada verilen karara karşı Başsavcılık itiraz etmiştir, vatandaşımızın ortaya koyduğu hassasiyetlerin değerlendirilmesi bakımından Hakimler Savcılar Kurulu bir soruşturma açmıştır. Hepsini yakın bir hassasiyetle takip ediyoruz. Netice itibarıyla yargı kurumuna ait bir iştir, biz tavrımızı, hassasiyetlerimizi söylüyoruz, adaletin tecelli edeceğine, gerçeğin tüm açıklığıyla ortaya çıkacağına inanıyoruz. Adaletin tecelli edeceği bir kararın ortaya çıkması için biz sürecin takipçisi olacağız.”
HAYVANLARI KORUMA KANUNU
Çelik, Hayvanları Koruma Kanunu teklifine ilişkin soru üzerine sözlerini şöyle tamamladı:
“Sayın Cumhurbaşkanımız bu hafta pazartesi yaptığımız MYK’de de bu konunun öncelikle ele alınması gerektiğini, Meclis’e sevk edilmesi gerektiğini söylediler. Tabii takdir yüce Meclis’indir. Bütün milletimizin, bütün partilerin tabanındaki vatandaşlarımızın ortak hassasiyeti olduğunu da değerlendiriyoruz. İnşallah bu kanunla birlikte pek çok sıkıntı ortadan kalkmış olacak.”
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)